T24 Haber Merkezi
CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, mahkemenin durdurma kararına karşın yapılan İl Kongresi’nde yaptığı konuşmada; “Baktılar operasyonla CHP durmuyor. Millet verdiği oyun fazlasıyla destek veriyor. Anketler ortada, CHP yüzde 40’ların üzerine çıktı. Bu sefer partimizin kurumsal kimliğine saldırı başladı. Yasal bir takım itiraz süreleri vardır. O süreler dolmuş, hiçbir itiraz yok. Parti birinci olmuş, operasyonlar başlamış. Bir de biz şu partinin kurumsal kimliğine bakalım dediler. Görev süremizin bitmesine bugün itibarıyla 20 gün zaman kaldı. Görev süremizin bitmesine 1 ay kala kayyım, 5 bin polisle geldi. Bir tarafta kayyımlar var, bir tarafta delegelerin iradesiyle seçilmişler vardır” dedi.
Mahkemenin durdurulmasını istediği CHP İl Kongresi başladı, icra memurları durdurmaya geldi!
CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, kongre konuşması için alkışlar eşliğinde kürsüye geldi. Çelik, partililere seslenirken kongrenin yapıldığı salonun kapısında mahkeme talebini tebliğ için gelen heyet ve CHP’liler arasındaki görüşme sürüyor.
Çelik’in konuşmasına şöyle başladı:
“Bu kongreyi toplayarak kayyımı def eden delegelere teşekkür ederim! 102 yıldır türlü zorluklara rağmen CHP dimdik ayakta kalmayı başardı. Suikastlar düzenlendi, partimizin varlıklarına el konuldu, 1980’de bugün Bülent Ecevit cezaevine gönderildi. Bugün de partimize darbe yapmaya çalışan bir iktidarla karşı karşıyayız.”
Murat Çalık’ın hastaneye kaldırıldığını açıkladı
Çelik, sağlık sorunlarına rağmen tutuklu olan Beylikdüzü Belediye Başkanı Murat Çalık‘ın hastaneye kaldırıldığını açıkladı. Çelik, “Bir haber aldık az önce, arkadaşlarım söyledi. Yine kendisi hastaneye kaldırılmış Evinden, ailesinden 600 km öteye, İzmir’e sürgüne gönderildi. İki kere kanser atlattı, çok ciddi kilo kaybı, sağlık sorunları yaşıyor. Büyük bir düşman hukukuyla, büyük bir zalimlikle hâlâ cezaevinde. Beylikdüzü Belediye Başkanımız, değerli abim Mehmet Murat Çalık’a selam olsun” dedi.
Çelik, şöyle devam etti:
“Ne olduysa 31 Mart’ta oldu. O gün, İstanbul’un muhalefet partisi bir kelime kullandı. CHP, uzun yıllar sonra Türkiye’nin birinci partisi oldu. şimdi yerel yönetimler eliyle toplumla bağ kuracak. Uzun yıllar muhtaçlaştırma politikasıyla yönettik; şimdi CHP toplumun sorunlarını çözecek ve yapılacak ilk seçimlerde iktidar olacak. o yüzden 31 Mart günü bir düğmeye basıldı.
Dediler ki CHP kreş açamaz, şunu bünyesine satın almaz, bunu yapamaz… Hem tasarruf tedbirleri genelgesi yayınladılar hem de kendileri uymadılar. Baktılar CHP’li belediyeleri durduramıyorlar sonra başladılar. Ne hikmetse sigorta borçları CHP, Türkiye’nin birinci partisi olunca akıllarına geldi. CHP’li belediyeler topluma hizmet edemesin, maaş ödeyemesin… Büyük yatırımlar için finansman getirmek istersin ona izin vermezler. Bu finansman baskısıyla CHP’li belediyeleri durdurmaya çalıştılar fakat başaramadılar. Ahmet Özer ile başlayan yargı kıskacı başladı. İçeridekiler 10-12 metre kare zindanda, dışarıdakiler de hedef gösteriliyor. Buna rağmen durduramadılar CHP’li belediyeleri.
Baktılar operasyonla CHP durmuyor. Millet verdiği oyun fazlasıyla destek veriyor. Anketler ortada, CHP yüzde 40’ların üzerine çıktı. Bu sefer partimizin kurumsal kimliğine saldırı başladı. Yasal bir takım itiraz süreleri vardır. O süreler dolmuş, hiçbir itiraz yok. Parti birinci olmuş, operasyonlar başlamış. Bir de biz şu partinin kurumsal kimliğine bakalım dediler. Görev süremizin bitmesine bugün itibarıyla 20 gün zaman kaldı. Görev süremizin bitmesine 1 ay kala kayyım, 5 bin polisle geldi. Yetmedi CHP’nin kurultayına soruşturmalar… Geçtiğimiz haftasonum bir daha kongre gerçekleştirdik. Sayın Genel Başkan’ı tebrik ettim. 1.5 yıl içinde 3 kere genel başkan seçildiniz. İki yıl içinde bir genel başkan 4 kez seçime girip 4 kez kazanmış olacak. Amaçları şu; biz evin içine girelim, birkaç da kişi bulalım. Onlar içeride ağız dalaşına girsinler. Toplum da desin ki bunlar kendi içinde kavgaya girdi.
Bir tarafta kayyımlar var, bir tarafta delegelerin iradesiyle seçilmişler vardır. Onlar istiyor ki CHP yüzde 20’lerde kalsın. Biz bu çerçeveyi kabul etmediğimiz için İmamoğlu, 12 metrekarelik zindanda! Bütün hırslarının sebebi bu. Tek dertleri koltuklarını korumak. Unutmasınlar; zalimin zulmü ne kadar artmışsa gideceği gün de o kadar yaklaşmıştır.”