Fransız doktor “ağzıma bile sürmüyorum” diyerek uzak durulması gereken 2 ürünü paylaştı

Beslenme söz konusu olduğunda, sıkça tükettiğimiz bazı popüler gıdaların aslında göründükleri kadar masum olmayabileceği bir gerçek. Fransa’nın tanınmış doktorlarından ve televizyon yüzlerinden Michel Cymes, katkı maddeleriyle dolu işlenmiş ürünlere karşı önemli uyarılarda bulunarak, özellikle iki yaygın gıdanın tehlikelerine dikkat çekiyor.

Cymes, lezzet ve sağlık üzerindeki kontrolü yeniden ele almanın en etkili yolunun, mümkün olduğunca kendi yemeklerimizi pişirmekten geçtiğini vurguluyor. Ünlü doktor, özellikle katkı maddeleriyle dolu ve besin değeri düşük olan iki işlenmiş ürünün sofralardan uzak tutulması gerektiğini söyleyerek, tüketicileri daha bilinçli olmaya davet ediyor.

Peki, Dr. Cymes’in “kara listeye” aldığı ve sofralardan uzak tutulmasını önerdiği bu iki popüler ürün hangileri?

1. Tatlı puding ve kremalar

Listenin ilk sırasında, market raflarında sıkça gördüğümüz hazır tatlı kremaları ve pudingler yer alıyor. Lezzetleri nedeniyle cazip gelseler de, bu ürünler genellikle kıvam artırıcı, jelleştirici ve aroma verici gibi çok sayıda yapay katkı maddesiyle doludur. Dr. Cymes, “Bu maddeler uzun vadede sağlığımıza zarar verebilir ve tüketimi kesinlikle sınırlandırılmalıdır,” diyerek uyarıyor.

2. Paketli sütlü ekmekler

Dr. Cymes’in kara listesindeki ikinci grup ise özellikle kahvaltılarda ve çocukların beslenme çantalarında sıkça yer alan paketli sütlü ekmekler, kruvasanlar ve benzeri hamur işleri. Pratik olmaları nedeniyle popüler olan bu ürünler, raf ömrünü uzatmak ve lezzetini artırmak için çok sayıda katkı maddesi içeriyor. Bilimsel çalışmalar, bu tür katkı maddelerinin obezite ve metabolik dengesizlikler gibi sağlık sorunları üzerindeki olumsuz etkilerini ortaya koyuyor.

İşlenmiş gıdaların olumsuz etkilerinden korunmak için Michel Cymes’in önerisi ise çok net: Mutfağa geri dönmek.

Taze ve sağlıklı malzemeler kullanarak kendi yemeklerinizi hazırlamanın sadece ödüllendirici bir aktivite olmakla kalmayıp, aynı zamanda daha sağlıklı bir yaşam tarzına doğru atılmış en önemli adım olduğunu belirtiyor.

Cymes, herkesi yemek pişirmeye zaman ayırmaya teşvik ederek, “Ev yapımı yemekler genellikle çok daha lezzetlidir. Bu yaklaşım, sadece ne yediğinizi kontrol etmenizi sağlamakla kalmaz, aynı zamanda özenle hazırlanmış gerçek yemeklerin tadını yeniden keşfetmenizi de sağlar” diyor.

Related Posts

Tek ısırık vücudu bir hafta etkiliyor, sonuçları felce kadar gidiyor

Hafta sonu kaçamağı olarak görülen yağlı bir yemek, sandığınız kadar masum olmayabilir. Güney Galler Üniversitesi’nden bilim insanlarının yürüttüğü yeni bir araştırmaya göre, sadece bir adet yüksek doymuş yağ içeren öğün bile beyne giden kan akışını bozabiliyor. Bu bozulma, uzun vadede felç ve bunama gibi ciddi hastalıkların riskini artırabilir.

Kalp pili, stent, bypass: Hangisi ne zaman?

Kalp damarınız mı tıkalı, kalp atışınız mı düzensiz? Sorunun kaynağı doğru belirlenmeden tedavi yöntemi de netleşmez. Hangi durumda stent yeterlidir, hangi hasta bypass olmalı? Peki ya kalp pili kimlere takılır? Kalbin yol ayrımı burada.

Termometreler yükselince vücut “ısı stresi” alarmı veriyor

Medipol Mega Üniversite Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Dr. Fethi Kılıçaslan, yaz aylarında artan sıcaklık ve nemin vücutta “ısı stresi”ne neden olduğunu belirterek, bu durumun yalnızca fizyolojik değil, psikolojik etkiler de oluşturduğunu bildirdi.

Aşırı sıcaklarda kalp krizi riski artıyor

Prof. Dr. Emre Durakoğlugil, yaz aylarında artan sıcaklıkların kalp sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çekti. Durakoğlugil, sıcak havaların kalbin iş yükünü önemli ölçüde artırdığına vurgu yaparak, “Bu durum kalp krizlerini tetikliyor, özellikle risk grubundaki kişiler için tehlike çanları çalıyor” dedi.

Yaz Sporları Yaparken Dikkat!

Yaz sporları yaparken dikkat! Uzmanlar, yaz sporları yaparken karşılaşılabilecek riskler konusunda sporcuları uyardı.

Kanser tedavisinde tarihi mantar umudu: ‘Mumyanın laneti’ yeni ilaçların önünü açabilir

Arkeolojik kazılarda “mumyanın laneti” ile ilişkilendirilen Aspergillus flavus mantarı, bilim insanları tarafından kanser tedavisinde umut vadeden bir molekül kaynağı olarak keşfedildi. Yeni araştırma, mantardan izole edilen bileşiklerin lösemi hücrelerini durdurmada güçlü etkiler gösterdiğini ortaya koyuyor.